Neden Bu Kadar Çok Düşmanımız Var

Merhaba sevgili okurlarımız. Hiç düşündünüz mü neden bu kadar çok düşmanımız var diye? Sizi bilmem ama, ben düşündüm. Hem öyle bir hafta, bir ay,ya da bir yıl falan değil. Uzun zamandır düşünüyorum “Neden Bu kadar düşmanımız var?”

        Kuzeyde,Ruslar tarihi düşmanımız.Doğuda İran,bize rejimini satmaya çalışan Cumhuriyetimizin en büyük düşmanı. Güneyde Irak,( Ona birazdan döneceğim) Suriye Yıllarca terörü besleyerek az mı düşmanlık yaptı. Ha.. şimdi akıllandı gibi görünüyor ama güvenilmez. Çünkü hala Hatay’ımızın  üzerinde  hak iddia ediyor. Daha güneyde kıyılarımızın ötesinde bir Kıbrıs var ki Düşman sözcüğü bile az gelir. Düşmandan öte bir şey demek lazım.Batıya doğru döndüğümüzde, Yunanistan’ın ne denli bir düşman olduğunu anlatmama gerek var mı?Bulgaristan asla güvenilmez. Haaaaaa… Bi de kuzeydoğumuz da Gürcistan ve Ermenistan var.Aman Allah’ım. Ermeni. denince tüylerim diken,diken oluyor.Adına bile tahammül edemiyorum. Elime geçse de, bir kaşık suda boğsam diyorum.Kim kaldı geriye Gürcistan.Oh be Allaha şükür onlarla henüz bir sorun yok. Dünyada bakıyoruz:Fıransa düşman. Avusturya Düşman.İskandinav ülkelerinden Danimarka ve İsveç; terör örgütünün yayın organı Roj tv yi himaye ederek düşman.Ha bide Stratejik müttefikimiz ABD nin düşmanı olan düşmanlarımız varki onların isimlerini sayarak sayfayı bitirmek istemiyorum.

         Gelelim Irak’a... Malum Irak; Müttefikimiz ABD sayesinde üçe bölünmek üzere.Büyük ihtimalle de B.O.P. (Büyük Ortadoğu Projesi )çerçevesinde kuzeyde bir Kürdistan kurulma aşamasında.Tavrımız gayet net.Hayır.Böyle bir oluşuma asla izin vermeyiz.Bel ki de en büyük düşmanımız bu yeni oluşum olur.

         Garip olan.Devletin bu  resmi politikasına Tüm halkın açık destek vermesi. Siyasi partilerin,Sivil Toplum Örgütlerinin ve hatta Müslümanım diye geçinen grup ve cemaatlerin hatta sosyalist,komünist eğilimli Aydınların da tavrı da bu konuda çok net. İstemeyiz. (Etiketi,ya da yakasındaki rozet sosyalizmi ifade ediyorsa da, şovenizmin genetik olduğunu ciddi,ciddi sorgulamaya başladım son zamanlarda.) Çok değil on yıl öncesine kadar (hatta belki bu gün bile) Mustafa kemal’in Milli mücadelesinin Tüm mazlum milletlere örnek teşkil ettiğini, Hindistan ve Asya’da bir çok ulusun Kurtuluş savaşımızı örnek alarak bağımsızlıklarına kavuştuğunu göğsümüz kabararak anlatmadık mı? Anlattık. Söz konusu Çeçenler.Boşnaklar.Osetyalılar,Makedonlar olunca hiçbir problem yok. Fakat Kürt adı geçtiğinde, her şey nedense alt üst oluyor ve tüm değerler bir birine karışıyor. Dün, farklı diplomatik ölçülerle karşıladığımız,bu gün ise Aşiret lideri diye tanımladığımız insanlar: Ya Kurtuluş Savaşı’mızı örnek almışlar sa? Ya Mustafa Kemal’in Mücadelesini bizden fazla özümsemişler se? Ne olacak? Şimdi geri adım mı atacagız. Bu milli örnek Peşmerge lideri için geçerli sayılmaz mı diyeceğiz? Sonra düşmanlarımıza bir yenisini daha ekleyerek dünyanın en çok düşmanı olan ülkeler  sıralamasında liderliği Amerika’ya kaptırmadığımızla mı övüneceğiz.

               Sevgili okurlar...Bizim bu kadar düşman gördüğümüz ülkelerin aynı duygularla bize düşman gözüyle baktıklarına inanmıyorum.Bizim onları düşman ilan etmemizin tedirginliğini yaşıyorlar.sadece.Hele bir dostluk elini uzatalım.Reddedecek tek düşmanımız bile olmaz.Ama düşmanlarımızın olmayışı da pek iyi olmayacak gibi.O zaman nasıl bir Milli politika belirleyeceğimiz konusunda büyük sıkıntılar yaşayacağımız şimdiden görünüyor.Hele hele düşmanlarımızın olmayışı,Düşman varlığı ile bir numara olarak gündemde olan bazı güçlerin etkinliğini ortadan kaldırabilir tehlikesi de var.O güçler etkinliklerini sürdürebilmek,ağırlıklarını hissettirmek için mutlaka düşman yaratacaklardır.Ülke menfaatleri ile bağdaşmayan. Atatürk’ün “Yurtta sulh,Cihanda sulh.”söylemi ile  uyuşmayan bu düşman yaratma ve sürdürme Politikaları ülkenin kalkınmasında karşılaşılan sorunların başında gelmesine rağmen ne kimse bunun farkında ne de değiştirmek için bir çaba içindedirler.

            Bu kadar çok düşmanımızın olmasının cevabı ise, tek bir soruda gizlidir. Düşmanlarımızın bu kadar çok olması,içeride en çok kimlerin işine gelir?

                                                                            Seyfettin Esin